Taş duvarlarına mı aşık oldum acaba?
Yoksa oturmak yerine
Üstünde tepindiğim sarı koltuklarına mı?
Belki o betonun üstündeki kırmızı demirinden
Nasıl olur da hiç düşmediğimi anlayamadığmadan,
Ya da iki metre önümden Monaco'ya koyan
Hagi'yi unutamadığımdan ya da kim bilir
Paramparça olan gırtlaklarımdan mıdır nedir
Bir acayip hissediyorum senden koparken...
Ne yani Şişli'den inerken çıkmayacak mısın karşıma?
Yolu köprüye düşen hiç kimse göremeyecek mi
Eziyetin bile zevk olduğu kapıların artık olmayacak mı?
Ulan ben sensiz nasıl bira içerim şimdi,
Nasıl yerim Adem Usta'nın köftesini...
Hızlı hızlı yürüyemeyeceksem yeni açık boyu,
Sana ulaşamayacaksa o hep yürüdüğüm yokuşun sonu,
Nasıl bağırırım, nasıl çıldırırım eskisi gibi coşkulu?
Genç Hasdemir
This entry was posted
on Pazartesi, Temmuz 28, 2008
at 11:06
and is filed under
delisi,
takımı
. You can follow any responses to this entry through the
comments feed
.