İstanbul, aşkların başkenti...
Ağustosun akşamında
Karaköy'den binersen
Martıların yarenine,
Marmara Denizi'nin nice dertlerini
Kıtadan kıtaya taşıyan beyaz meleğine,
Bakarsan mehtapta ışıldayan
Galata Köprüsü'ne,
Sevdayı görürsün.
Yakılan sigaranın külleri gibi denize düşen
Milyonlarca umut görürsün.
Ey İstanbul!
Suçlu sensin sen!
Bu kadar güzel olmasaydın,
Bu kadar sevdalı bakmasaydın buğulu gözlerime,
Beni ve benim gibi bir sürü yarım aşıkları
Getirmeseydin galeyana,
Yanar mıydı bu kadar yürek
Söylesene!
Ama sen de aşıksın İstanbul...
Hem de herkesten
Daha çok aşıksın.
Geceleyin eteğine ışık veren
Mehtaba aşıksın.
Başından aşağı beyaz tüylerinden sevgi bırakan
Güvercine aşıksın.
Sana baktıkça sevdalanan,
Sevdalandıkça bakan
Milyonlarca göze aşıksın.
Ey İstanbul!
Biliyoruz da söylüyoruz sana...
Sen Sevdanın Başkentisin...
Fikstür çekildiğinden beri gitmek ,tek yarenimizi görebilmek için yanıp tutuştuğumuz bir deplasmandı Ankara. Kolay mı , bir sene ayrı kalmışım aşkımdan , dünyanın öbür ucunda olsa giderdim bu maça. Neyse tüm hazırlıkları tamamladık ve 6 arkadaş yola koyulduk. Gidiş trenle dönüşümüz allah kerim. Cuma sabahı saat 10:10 da Bostancı'dan bindik Başkent Ekspresi'ne çıktık yola. Trende tezahuratlarla Ankara topraklarına bastık. Eskilerin 2 puan için geldiği şu anadolu'nun kalbine , biz de 3 puan için gelmiştik. Stadın çevresinde havamızı bulduk. 1,5 liraya maç köftelerini mideye koyduktan sonra stad kapısına doğru akmaya başladık. Stadın çoğu her zaman ve her yerde olduğu gibi Galatasaray Taraftarı'nındı. Maçı anlatmayayım zaten herkes biliyor ne olduğunu , sinir kriziyle çıktık kapılardan. 23:30 trenine yetişmek için bastık deparı. Zamanında oradaydık ama bilet kalmamıştı. Otogara döndük. 2:15 de kalkan bir otobüs bulduk ve koyduk kafayı yattık. Otogardaki perişan hallerimiz görülmeye değerdi.
Uzun lafın kısası gittik sinirlendik geldik. Ancak her şeye rağmen güzel bir maceraydı. Ankaragücü ve Gençlerbirliği maçlarına da gideceğiz kararlıyız.
Blog Arşivi
Contributors
- Genç
- Biraz sevdaya, biraz da alkole meyilli. Arada bir aşık, yer yer arızalı, ha bir de turuncudan iz taşıyan tok bir sarıyla vişneye çalan koyu kırmızıya sevdalı...