Söylemek lazım her şeyi
İçinden gelenleri
Gelmeyenleri...
Sevdiğini söylemek lazım
İçinde kalırsa eğer
Darlanırsın, sarar seni hüzün ve keder
Yersin kendini..
Acabalar, yoksalar, belkiler
Önce kalbini
Sonra beynini yer...
Söyle ki zehir aksın içinden
Söyle ki ferahlasın gönül
Söyle seviyorsan eğer
Geç olur yoksa vakit
Delirirsin..
Olur da söyleyemezen eğer...
Şair olursun zaten..
Belli bir saatten sonra,
Köşesine çekilir kargalar..
Gecenin karanlığını sineye çekip..
Evvelsinden daha kötü bir güne uyanmaya çalışırlar..
Belli bir saatten sonra,
Kendini ayışığına emanet eder şehir.
Kediler, köpekler uyur..
Ayık olan belki bir ben...
Su bile akmaz olur, ateş bile yakmaz olur
Bünye artık aymaz olur, belli bir saatten sonra...
Ayık olan belki bir ben...
Uyku tutmaz efkar ağır basar
Yürek yangın yeri olur..
Açık yaraya yarım sevdalar tuz basar..
Havada kalmış 3-5 sözcük
Derinden okunan bir türküye eşlik eder..
Siyah en güzel renk olur,
Ayık olan dertli bir şair olur
Belli bir saatten sonra...
Tutuştur şu gecenin fitilini kardeşim
Yansın ay, yansın kara bulutlar
Çıra gibi kaybolsun bütün kederler
Saman alevi gibi parlasın aşklar
Sonra sönsün ve yanmasın
Ebediyete kadar...
Tutuştur geceyi kardeşim...
Anca o zaman rahat eder bu yürekler
O zaman huzur verir karanlık
İşte anca o zaman geceler
Uyunabilir olur..
Yak kardeşim şu geceyi...
Yak da huzuru bulalım.
Bu yazacaklarımı sen zaten biliyorsun
Tıpkı daha önce yazdıklarımı bildiğin gibi...
Seni sevmiş olduğumu biliyorsun..
Kalbime çöken sisin ne olduğunu
Beni hangi tabancayla vurduğunu
Nasıl bir uçuruma attığını biliyorsun.
Ama bazen bilmemek gerekir..
Çünkü fazlasını bilirsen,
Bu ağırlığı kaldıramaz bir avuç büyüklüğünde olan yüreğin..
Her çektiğim nefeste aklımda olduğunu bilmemelisin
Her rakıya düşen su damlasında seni gördüğümü ,
Dudaklarıma süzülen bütün gözyaşı damlalarının
Yanaklarıma senin resmini çizdiğini bilmemelisin.
İçinde mitralyöz patlatılımış
Yağmur damlalarının bıçak olup saplandığı
Delinmekten süzgeç olmuş kalbimi
Hangi cesaretle, hangi sebeple ayakta tuttuğumu
Bilmemelisin.
Zaten bilemezsin de...
Bu yüzden bu şiiri yazan benim işte..
Bunları bil ki, senin de yüreğin yansın..
Beni yakan şey seni de yaksın...
Uyuyamadım yine
Gözlerimi kapadım sen,
Açtım yine sen..
Camdan dışarı baktım,
Puslu bir geceye
Esrarengiz bir kedere
Kendimi bıraktım.
Daralan yine ben oldum,
Işığı yanan tek oda benimkiydi,
Yüreği yanan tek şair ben değildim ama,
Kıskıvrak yakaladı manzara beni
Radyodaki ney sesi,
İçimde seni sevebilmenin hevesi
Ciğerimde dumanın nefesi
Dudaklarımda kuru bir öpücük hissi...
Bir söz vardır hani
Tanrı bize
İki göz iki ayak
İki kol iki bacak vermiş diye
Düşündüm ben de
Niye bi karaciğerimiz var
Onu da düşünmüş tanrım
Git ötekini bul diye
Yoksa bu rakıları her gün
Tek başına götürürse bu bünye
İflas eder değil mi kardeşim.
Seni buldum ben işte
Rakıyı böldüm sana verdim
Öteki karaciğerim oldun sen
Yoldaşım,
Rakı sofrası arkadaşım...
Uzak diyarlardan bu topraklara gönderdiğim bir şiirimdi bu. Ben unutmuştum ama kardeşim unutmamış bana geri yolladı sağolsun. Sensiz içilmez bu meret Beko :)
Blog Arşivi
Contributors
- Genç
- Biraz sevdaya, biraz da alkole meyilli. Arada bir aşık, yer yer arızalı, ha bir de turuncudan iz taşıyan tok bir sarıyla vişneye çalan koyu kırmızıya sevdalı...